Almanya’nın soykırım endüstrisi: İşgalcinin en büyük ikinci silah tedarikçisi
9 mins read

Almanya’nın soykırım endüstrisi: İşgalcinin en büyük ikinci silah tedarikçisi

İşgalci İsrail ordusu, Gazze’de 9 aydır büyük soykırım ve savaş suçları işlerken bu suçları sürdürebilmesinde en önemli desteklerden birini Almanya’dan aldı. İkinci Dünya Savaşı sırasında Yahudilere karşı soykırım suçu işleyen Almanya, şimdi de Yahudilerin bu suçu işlemesinde en büyük desteği sağlayan ülke konumunda. Geçmişten de süregelen İsrail’e silah yardımını 7 Ekim’den sonra artıran Berlin yönetimi, ülkedeki birçok şehrin merkezi noktalarındaki binaları 7 Ekim 2023’ten beri İsrail bayraklarıyla donatıyor. Alman liderler, sık sık soykırımcı İsrail’e olan bağlılıklarını dile getirdikleri açıklamalar yapıyor. Hakkında Uluslararası Adalet Divanı’nda Gazze’deki soykırıma ortak olmaktan dava açılan Almanya, hukuki baskılara rağmen Siyonist rejimi desteğini sürdürüyor.

UAD’DE SUÇ ORTAĞI OLARAK YARGILANDI

Güney Afrika Cumhuriyeti’nin aralık ayında İsrail’e karşı Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) dava açmasının ardından Nikaragua da ocak ayında Almanya’ya karşı soykırım ortaklığı gerekçesiyle dava açtı. Mahkeme, her ne kadar Almanya aleyhine bir karar vermese de “soykırımın ve diğer savaş suçlarının işlendiği bir bölgeye silah sevkıyatı yapan devletleri, işlenen suçlardan sorumlu tutulabilme ihtimali olduğu” belirtiliyor. Nikaragua, dava kapsamında Almanya’nın İsrail’e sağladığı silahlarla suç ortağı olduğu temelinde bir süreci başlattı. Almanya ise buna rağmen İsrail’e silah desteğini durdurmayarak bir yandan Filistinlilere yönelik yardımları keserken diğer taraftan da İsrail’e tank mermisi, Heron insansız hava aracı, çelik yelek, tıbbi malzeme ve savaş gemisi mühimmatı gönderdi.

ALMAN SİLAHLARI GAZZE’DE CAN ALIYOR

Almanya’nın Kiel kentinde savaş gemisinin Gazze’yi bombaladığına ilişkin görüntüler İsrail ordusu tarafından daha önce yayınlanmıştı. Matador RGW 90 tipi roketatarların da Gazze’de kullanıldığına ilişkin görüntüler, İsrail askerleri tarafından sosyal medyada yayınlanıyor. İsrail’in kullandığı Merkava tankları Alman yapımı dizel motorlarla çalışıyor. Gazze’deki katliamlar sırasında ABD’nin ardından İsrail’e en fazla konvansiyonel silah sağlayan ülke olan Almanya, işgal ordusuna giden silahların yüzde 47’sini sağlıyor. Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanlığının silah ve askeri malzeme ihracat satış onayına ilişkin raporuna göre, Almanya 2003’ten beri İsrail’e toplam değeri yaklaşık 3,3 milyar avro olan 4 bin 427 münferit silah ihracatına izin verdi. Alman basınına göre, sadece 7 Ekim ile 2 Kasım arasındaki 26 günde 185 münferit ihracat izni onaylandı.

SARSILMAZ BAĞLILIK

Alman hükümet üyeleri İsrail’e desteği sürekli vurgularken Almanya’nın verdiği silahlarla İsrail’in Gazze’de Filistinlilerin ölümüne yol açtığı eleştirilerine ise kulak tıkıyor. Başbakan Olaf Scholz İsrail’i insani ilkelere sahip demokratik bir devlet olarak tanımlayarak, “Dayanışmamız kelimelerle sınırlı değil. Başbakan Netanyahu’dan yakın temas halinde kalmasını ve her türlü destek ihtiyacını bize bildirmesini istedim. İsrail’den gelen diğer destek taleplerini de derhal inceleyecek ve yerine getireceğiz” demişti. Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da İsrail ziyareti sırasında, “İsrail’i ihtiyacı olan her şeyle destekleyeceğiz ve her şey, her şey demektir” ifadesini kullandı. Bearbock, İsrail ile Hizbullah arasında artan gerilimin ardından Lübnan’ı ziyaret eden ilk yabancı yetkili olarak Lübnan’daki tüm tarafları İsrail ile savaşmaları halinde felaketle tehdit etmişti.

İşgalci gıda kaynaklarını kuruttu

Geçen 9 ay boyunca Gazze’de 38 bine yakın kişiyi acımasızca öldüren ve soykırıma teşebbüs eden İsrail, diğer yandan Gazzelilerin yiyecek edineceği tarım ve hayvancılık gibi kaynakları yok ederek Filistinlileri açlıktan ölmeye mahkum etti. Rengarenk çiçekler ve meyvelerle dolu tarla ve bahçelerde bu yaz boş mermi kovanları ve patlamamış bombalarla doldu taştı. El Cezire’nin incelediği uydu görüntülerine göre, Gazze’deki tarım arazilerinin yarısından fazlası İsrail saldırıları nedeniyle zarar gördü veya yok edildi. Geçim kaynaklarından balıkçılığın yapılmasına müsaade etmeyen işgalci güç, ahırları havaya uçurarak hayvanları telef etti.

ZEYTİN ŞEHRİNDE HASAT YOK

Zeytinleri ile ünlü Zeitoun mahallesinden bu yaz hasat yapılamadı. Uydu görüntüleri, mahalledeki yüzlerce yıllık zeytin ağaçlarının yok edildiğini ve bölgede yeşil alan kalmadığını açığa çıkardı. Zeytin yetiştiriciliği Filistin ekonomisinde hayati öneme sahip olup, yağdan sofralık zeytine, sabuna kadar her türlü üründe kullanılıyor.

KIRMIZI ALTIN ARTIK YETİŞMİYOR

Bir zamanlar yerli halkın “kırmızı altın” dediği, dolgun ve sulu çilekleriyle ünlü Beyt Lahiya’da, İsrail buldozerleri ve ağır makineleri tarlaları sistematik bir şekilde yerle bir etti. Savaştan önce Gazze’nin çilek endüstrisi binlerce kişiye istihdam sağlıyordu. Ürün ekimi eylül ayında başlıyor, hasat aralık ayından mart ayına kadar sürüyordu. Uydu görüntüleri, bir zamanlar verimli topraklar olan Beit Lahiya’nın üzerindeki araç izlerini ve yıkımı gün yüzüne çıkardı.

“HURMA EVİ”NDE AĞAÇ KALMADI

Adından da anlaşılacağı üzere “Hurma Evi” anlamına gelen Deir el-Balah vilayeti, portakalı, zeytini ve hurmasıyla tanınan Gazze’nin en büyük tarım bölgelerinden biriydi. Eylül-ekim arası yapılan hurma hasadı geçen sene yapılamadı. Uygu görüntüleri, Deir el-Balah’ın merkezindeki Doğu Maghazi’de çiftliklerin, yolların ve evlerin yaygın şekilde tahrip edildiğini ortaya koydu.

HAN YUNUS ÇORAK ARAZİ OLDU

Başta portakal ve greyfurt olmak üzere Gazze’nin narenciye ihtiyacının büyük kısmı, güneydeki Han Yunus’taki bahçelerden karşılanıyordu. Akdeniz ikliminin yaşandığı, güneşlenmenin fazla olduğu kent, 365 km2’lik kıyı şeridinin, 141 km2 ile en büyük vilayeti. Uydu görüntüleri, İsrail güçlerinin Han Yunus’un meyve bahçelerini ve tarım arazilerini nasıl yok ettiğini gösteriyor.

BALIKÇILIK BİTTİ

Gazze’deki Filistinlilerin en büyük geçim kaynaklarından balıkçılık da İsrail’in saldırıları nedeniyle durma noktasına geldi. Gazze’deki 4 bin balıkçı, İsrail’in izin verdiği 12 deniz mili (22 km) mesafede avladıkları deniz ürünleriyle Filistinlilerin gıda güvenliğinde önemli rol oynuyordu. Filistin Merkez İstatistik Bürosu’na göre, Gazze 2021 yılında yaklaşık 4 bin 700 ton balık üretti. 7 Ekim’den bu yana çok sayıda balıkçı denize ulaşamazken, irili ufaklı bin 500’e yakın balıkçı teknesi ve liman yok edildi.

AHIRLAR VE ÇİFTLİKLER YERLE BİR

BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), şubat ayında Gazze’deki tarım ve hayvancılık zararlarını değerlendirdi. Rapora göre işgalci İsrail güçlerinin 7 Ekim’den bu yana gerçekleştirdiği saldırılar sonucu 626 su kuyusu, 307 ahır, 235 tavuk çiftliği, 203 koyun çiftliği, 119 hayvan barınağı yok oldu. Gazze’deki seraların yüzde 27’sine tekabül bin 277 hektarlık alanın 339 hektarı İsrail saldırıları sonucu kullanılamaz hale geldi. Uzmanlar, İsrail’in kullandığı askeri teçhizat ve bombaların Gazze’nin verimli topraklarına yıllardır zarar verdiğini söylüyor. Tarım danışmanı Saad Dagher, “Burada kullanılan patlayıcılar ve fosfor bombalarında kullanılan malzemelerin izleri yıllarca hissedilecek. Bu uzun vadede toprağı ve suyu etkileyecek” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir